17 Eylül 2014 Çarşamba

Açtım Geçmis Mezarlıgımın Kapılarını


Mezarlığıma hoş geldiniz.
Simsiyah mezar taşlarım el sallar size kapıdan
Uyutmaz sizi
Yapraklarını toprağa satan
Kuru çınarların arasından süzülen
İçleri ürperten gri sis
Uyutmaz sizi.
Ayağını bastığın her yerden bir hayat,
Üç tutam da umut geçmiştir artık.
Ufacık bir sarsıntıda, 
her an çıkabilecek geçmişler 
Girdi o toprağın altına.
Pahalıdır kapıların açılması. 
Belli kişilere açılır
Uzun parmaklıklı o kapılar.
Sislerim sayılı kişilerin ciğerini sömürür.
Kenardan yürü
Bastığın yerdeki geçmiş her an ayaklanabilir.
Çok susamış onlar
Çok susamışlar gözyaşlarına.
Girişteki parfümü üzerine boşalt
Buraya gelirken sakın ha insan kokma.
Kokunu alırlarsa
Hiç dinlemez yıkıp çıkarlar
Her geçen gün üzerine bir kürek toprak serptiğim geçmişim.
Hazır dolunay misafirken
Açtım geçmiş mezarlığımın kapılarını.
Buyur sende gir içeri.

5 yorum:

  1. Eline saglik ve 100. cu takipcinim :))))

    YanıtlaSil
  2. Bence tanismaliyiz...kahvaltiya katıl ve ortam renklensin :)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. elbette tanışırız. Kahvaltıya katılmayı düşünüyorum zaten. Size de veririm bulutlarımdan ^_^

      Sil
  3. Ya şiir güzelde benim hiç içimi açmadı. Mezar filan. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) Zaten iç açıcı bir şiir değil ki iç acısı bir şiir.
      bi söz vardı.
      Ruhum yıpranmadıkça kalemim hareket etmiyor diye
      Hah! işte tam olarak benim o :)

      Sil