14 Ocak 2014 Salı

Günlük 3: Dündeki Yarın, Yarındaki Dün


Ay iyi ki de eski kelimesi var. Ne demiş atalar 'Past is past.' geçmiş geçmiştir anacım. Hiç dert etmem hatta. İyi oldu bile derim. Hani şu ying-yang var ya işte onu ben geçmişle geleceğe yorumlayacağım.

Her dünün içinde biraz yarın, her yarının içinde de birazdan fazla sanırım dün var. Haksız mıyım dünden bu günü düşünürüz bu gün ise dünü. Tuhaf ama gerçek. Zıtlıkları hep sevmişimdir. Ama bana zıt gideni değil yan yana zıt, hoş duran şeyleri. Tamam bu günün içinde de var dün ama acıtan bir dün yok. Biliyorum acıtması gerek ama 'Oh bee!! diyorum. Çünkü bu ifade cuk oturuyor durumuma. Yoksa dünü feda etmeseydim bu günü yaşayamazdım. Neyseki dünümdekini feda edip bu günümdeki ve yarınımdaki ve sonsuzumdakini buldum.

Artık zorlanmıyacağım dünü ve
geleceği düşünmekle çünkü her ikiside bu aynı olacak. Bugünüm dünün aynısı yarınım ise bugünün aynısı. Var gerçekten var beni düşünen birisi. Çok mutluyum be. İyiki de  girmiş hayatıma pazar ikindisi birisi. İyi ki de içimde bir kıvılcım yanmış onu görünce. Daha iki gün oldu ama söndürülemez bir alev haline geldi kıvılcım.

Merak eden kişiler olacak elbette o kişiyi hayatımda. Ama ben kimseyle tanıştırmıcam. Hatta elimden gelse onu böyle boş odanın birine bağlamasam. Kimse bilmesin onu benden başka. Hiç heveslenmesin bu yazıyı okuyanlar asla onunla tanışamayacaksınız. Şimdi böyle diyorum ama kendimi şizofren gibi hissediyorum. Sanki hayali bir sevgilim varmış gibi. İnsan görmediği biçok şeye zaten inanır sizde inanın ben gördüm ama siz görmeyin ama inanın. Mutlu eden biri var hayatımda beni.

Dünüm, Bugünüm ve Yarınım olan birisi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder